Efe'nin yaşı

Lilypie Fourth Birthday tickers

21 Ocak 2013 Pazartesi

Efe ile vakit geçirme..

Sevgili Seda blogunda 1-5 yaşındaki bebekle ne oynanır konulu bir yazı yazmış.. (http://sedasolar.blogspot.com/2013/01/15-yasndaki-bebekle-ne-oynanr.html) ..Okuyunca yorum yapıp benim neler yaptığımı anlatmadan duramadım. Seda da bunları bloguma da yazmamı önermiş.. Fikir hoşuma gidince ben de yazayım dedim oraya yorum olarak yazdıklarımı.. :)

* Bu aralar en sevdiği oyuncağı legoları. Pilsan'ın büyük parçalı legolarını almıştım internetten. Silindir şeklinde bir kutusu var. O kutuyu başaşağı edip boşaltmak ve sonra tek tek legoları kutuya geri koymak çok eğlendiriyor Efe'yi.. O kutunun içine atıyor, ben de sayıyorum 1-2-3... diye.. Bazen yarısındayken hoop geri boşaltıyor kutuyu.. veya tam topluyoruz hepsini, ters çeviriyor kutuyu ve tüm parçalar yerlere saçılıyor..(itiraf edeyim bazen bu işi sırf ortalık toplansın diye yapıyorum ve böyle zamanlarda kutuyu geri boşaltınca çok da hoşuma gitmiyor tabi..:)) Toplama-dağıtma oyunundan başka, legoları amacına uygun olarak da kullanıyoruz tabi ki...
Araba,ev, şato, traktör falan yapıyoruz..Canı istedi mi Abbaaa yani araba diyor ve elime tekerlekli legoları tutuşturup takmamı istiyor..

* Bir diğer doldur-boşalt oyunumuz mandallarla.. Mandal kutusunu gördü mü kimse tutamıyor Efe'yi.. Hemen tersini çeviriveriyor..

* Her türlü resimli kitap,dergi, broşür özel ilgi alanı..Getirip okutuyor.Ama okumayabaşlayınca uzun süre dinleme huyu pek yok, arkasını dönüp gidiyor.Ama hemen susarsam geri gelip oku! emrini veriyor hemen..:)

*"Aggumm- bu ne?" oyunu oynuyoruz sıklıkla..Evdeki her nesnenin adını soruyor.. 1 saate yakın oynamışlığımız var..

*Mutfak favori oyun alanımız,mutfak gereçleri de haliyle favori oyuncaklarımız. Dolap kapakları açılıyor, kapanıyor. Tavalar alınıyor yerlere, salona götürülüyor.. Çekmeceler açılıyor, kaşıklar alınıyor, ama sadece kaşıklar. Anneannesi çatal ve bıçakların alınmayacağını öğretmiş. Kazara eline gelince hemen bırakıyor akıllı oğlum.. :).Süzgeç, tahta kaşıklar,spatulalar, tavalar,plastik kutular,ekmek sepeti..Hatta bakliyatların durduğu kutular açılıp bakliyatları ellemeye, parmaklarının arasına girenleri de bir güzel silkeleyip yere dökmeye bayılıyor.

*Yine mutfakla ilgili olarak bulaşık makinesini boşaltmaya, yerkleştirmeye bayılıyor.Temiz bulaşıkları yerlerine kaldırmama yardım ediyor.

* Kağıt havlu silindirini de seviyor Seda'nın oğlu Efe gibi.. Alıp hemen salona götürüyor..

* Yakalamaca oynuyoruz bol bol. "Efe yiiiii yakaladııımmm yakaladııımm" diye evin içinde koşturuyoruz. Kaçarak salona gidip koltuğun birinin üstüne çıkıp bekliyor orada beni.. Aynı zamanda bu oyun girmesini istemediğim bir odaya girme anında da oradan çıkartmak için kullandığım bir yöntem.. :)Eee o kadar anne cinliği olsun ama di mi..:)

*Ceee oynuyoruz sık sık. Hadi anneye cee yap diyorum, tekli koltuğun arkasına geçiyor hemen.. Efe nerdeee diyorum, hemen kafayı çıkartıyor ya yukarıdan ya da yandan sırıta sırıta.. Yine anne kurnazlığı ile aynı oyunu ben mutfaktayken salondaysa ve sesi çıkmıyorsa yanıma getirmek için de oynuyorum.. Efe nerdeeee diye seslendimmi nerede, ne yapıyorsa yapsın koşa koşa yanıma gelip kendini gösteriyor en sevimli haliyle.. :)

*Fış fış kayıkçı oynamayı, üstüme oturup dıgıdık dıgıdık diye oynamayı pek seviyor..

* Akşam yatmadan önce bir miktar sütü uyanıkken veriyorum bir süredir çünkü son zamanlarda sırf süt içmek için yatağına gidip yatmak istiyordu ve sütü bitirince bağırıp geri gelmek istiyordu. İşte yatmadan önce verdiğim o süt benim tepemde içiliyor resmen. Evet evet, beni koltuk gibi kullanıyor ve poposunu yerleştiriyor kucağıma, sırtını da yaslayıp içmeye başlıyor, sonra yuvarlanıyor resmen üstümde,yere yatıyorum o da üstüme yatıyor ve o şekilde içiyor sütünü.. Bayılıyorum o haline.. Bu da bir oyun neticede diye oyunlarımız kategorisine yazayım dedim..:)

* Ooooo piti pitii, karamela sepeti, terazi lastik jimnastik,biz size geldik bitlendik.. tekerlemesine bayılıyor.. Söylememi istediği zaman yanıma gelip parmağımı ağzıma götürüp kendi de "oooo" diyor anlayayım diye.. Hemen tekerlemeyi söylüyorum, arada susarsam devam etmemi istiyor. En son "bit-leeen-diikk-dik-diiikk" diye onu gıdıklıyorum, kıkır kıkır gülüyor..

* Haftasonları ben kahvaltı sofrasını toplayıp, bulaşıkları makineye koyarken Efe de babasına yardım ediyor ve yatağı topluyorlar beraber.. Babası "Efecim babaya yardım et hadi" dediğinde doğru yatak odasına gidip çarşafı düzeltme hareketi yapıyor oğlum..:)

* Cep telefonumu kulağıma götürüp konuşmamı istiyor.. Biriyle konuşuyormuş gibi yapıyorum, sıkılıp bırakıyorum hemen kızıyor geri götürüyor kulağıma..

* Sabahları uyanır uyanmaz yatağından almıyoruz, yatağında oynamayı seviyor yarım saat-45 dakika falan.. Kendi kendine konuşuyor, yuvarlanıyor, yatak keyfi yapıyor kuzum.. Sıkılınca sesini yükseltip bize duyurmaya çalışıyor, duymazsak artık en son biberonunu aşağı atıyor ki yere çarpınca sesi duyup gidelim.. :) daha da olmazsa bağırıyor tabi ki avazı çıktığı kadar.. :)

* Oyuncak olarak da dikkat ettik klasik erkek çocuk arabalara ilgisi var. Bir de basmalı,vurmalı oyuncaklara.. Mesela piyano gibi, gitar gibi.. tuşları olsun, onlara bassın, sesler çıksın falan..

* Parkta kaydırak favorisi, salıncakla arası da fena değil ama kaydırak bir ayrı.. Kıkır kıkır gülüyor kayarken..

*Ağaçlara dokunmayı pek seviyor..Bize de dokundurtuyor doğa dostu Efem.. :) Sırayla dokunup oynuyoruz sokakta..

*Banyoya girip duşakabini açıp kapatmak da favori oyunlarından biri.. Bazen kazara duşu da açıyor tepesine sular dökülünce şaşırıyor, bozuntuya vermiyor ama hemen çıkıyor o zaman banyodan.. :)

*Dışarıda iken merdiven, rampa varsa saatlerce çıkıp inebiliyoruz. Yürürken merdiven veya rampa gördüğünde rotasını değiştiriyor, o derece yanii.. :)

İşte böyle sevgili dostlar.. Benim 1,5 yaşındaki Efe'm ile vakit geçirmek için yaptıklarım bunlar. Çok uğultu, kalabalık, gürültü,sıkışık tıkışık yerleri sevmeyen bir çocuk Efe..Sakin olsun istiyor ortalık. Dışarı gittiğimizde de ona göre yer seçmeye çalışıyoruz çünkü o zaman o mutlu oluyor, biz de rahat ediyoruz. Mesela her restoranın oyun odasını sevmiyor, karanlık,loşsa, uğultu varsa, yüksek sesle konuşuluyorsa girmek dahi istemiyor.. Dışarıda mesela kalabalıksa sokaklar, caddeler, hemen dönüp insanların gittiğinin aksi tarafına doğru yürümeye başlıyor.. Kesinlikle döndüremiyoruz yolundan.. Sıkışık reyonları olan mağazalardan daha kapıdan görür görmez kaçıyor, pusetinde oturuyorsa da huysuzluk yapmaya başlıyor..

Şu an aklıma gelmeyen başka oynadığımız oyunlar da vardır muhakkak spotane gelişen..
Yaratıcı olmak lazım bebeleri oyalamak için.. :)
Değil mi ama?:)


2 yorum:

Dışavurum dedi ki...

Ay ben yerim onun sükunet isteyen ruhunu! :)
Bu haftasonu bize gelin de, 2 Efe beraber oynasınlar biz de kaynatalım.

Duygu Yaman dedi ki...

:) olur valla Sedacım.. bize 2 gün de uygun.. size hangisi uyarsa.. güzel olur..