Çok düşündük bu sene nereye gitsek diye. Önce herşey dahil olmasın dedik, açık büfe olmasın dedik ama Efe'nin yemek seçmesi ve zor yemesi yüzünden vazgeçtik bundan.Aslında gönlümüzden geçen yer Ölüdeniz'di ama uçak fiyatlarını görünce açıkçası yol için o kadar para vermenin gereksiz olduğunu düşündüm, cimriliğim tuttu ve alternatif yer aramaya başladım. Orası mıydı, burası mıydı derken kendimizi Bodrum, Ortakent-Yahşi'de bulduk. Fiyat olarak ekonomik bir yer olsun isteğindeydik.Petunya Beach Resort otelde kaldık.Otel orta büyüklükte bir tesis. Bahçesi güzel. Odadan restorana, havuza, plaja ulaşımınız kolay..Ancak bence işletmesinin şiddetle değişmesi gerekmekte. Biz minimum beklentiyle gittiğimiz için çok önemsemedik, güzel bir tatil geçirdik. Bizim için önemli olan sahilin, denizin güzelliğiydi. Deniz kenarı bir otel olmasıydı. Bodrum merkeze yakın olmasıydı.Otele tıkılı kalmayacağımız bir yerde olmasıydı. Biz beklediklerimizi bulduk. Ama odaların temizliğine çok önem veren biriyseniz, yemeklerin çeşitliliği sizin için önemliyse(2 gün öğlen/akşam hindi sote vardı bir çeşit mesela), restoranda bana hizmet edilsin diyorsanız burası size göre değil. Zira bence personel mutsuz ve bu yaptığı işe, yüzüne yansıyor.Ama Ortakent-Yahşi sahili çok güzeldi. Uzun bir yürüyüş yolu vardı. Öğlenleri Efe'yi uyuturken, akşamları da yemek sonrası yürüyüş yapması keyifliydi..Otelin de güzel bir çocuk parkı vardı.
Efe bu tatil yine bol bol deniz kenarında oynadı, havuz kenarında oynadı. 2.havuza dökülen su kaydırakları çok ilgisini çekti. Babasıyla her gün tepesine çıkıp kayanları izledi. Biz de ona eğer kolluklarını takarsa onun da kayabileceğini söyledik.. Ama yutmadı tabi..:) Denize girmedi ilk günlerde.. Biz de ısrar etmedik.. Son günlere doğru ufak ufak girmeye başladı. Babasıyla havuza girmek keyifli geldi..Bara oturup içecek birşeyler almaya bayıldı. Mini clubdaki ablayı çok sevdi..
Otelin önündeki uzun yürüyüş yolunda özgürce yürümek hatta koşturmak çok eğlenceliydi..Bodrum barlar sokağına adım attı. Yalıkavak'tan kapı numarası aldı kendine.. Gümüşlük'te bize güzel bir yemek yedirdi, çok uslu durdu..:) Gümüşlük demişken.. Ali Rıza'nın yeri'ne gittik biz.. Nasıl güzeldi, nasıl lezzetliydi anlatamam. En iyisi siz yolunuz düşerse gidin ve yiyin.. :)
Büyük çocuk Altan da yıllar sonra askerlik yaptığı Gümüşlük karakolunda hatıra fotoğrafları çektirdi bol bol.. Nöbet tuttuğu günleri hatırladı, oğluna anlattı..:)
Çok güzel bir tatil geçirdik.. Zaten tatilin kötüsü olur mu hiç..:)Keşke hep tatil olsa, hep yaz olsa.. Hep deniz hep güneş hep kum..:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder